31 Mayıs 2014 Cumartesi

Tüketici Gözünden Ülker

Tüketici Gözünden Ülker

Ülker'le müşterileri arasındaki dostluk ilişkisi

Ülker’in tüketicileriyle kurduğu ilişki uzun bir hayat hikayesine benziyor…  Daha çocukluk yaşlarında Ülker ile tanışanlar, Ülker’i çocukluklarının bir parçası olarak görüyorlar… Duygusal temelleri çok erkenden atılan bu ilişki, yıllar içinde gelişerek devam ediyor. Çocukluk, ilk gençlik ve yetişkinlik evrelerinde Ülker’e yer açan tüketiciler, kendilerini markadan sorumlu hissediyorlar. Markaya ilişkin görüşlerini, taleplerini paylaşmak konusunda gönüllü oluyorlar.

Ülker markasıyla duygusal ilişki kuran, markayı hayatlarının bir parçası olarak değerlendiren tüketiciler, markaya ilişkin görüşlerini, duygularını her platformda dile getiriyorlar. Müşteri İletişim Merkezi (MİM) ise, tüketicilerin görüşlerinin biriktiği bir kütüphaneye benziyor. Burada biriken müşteri görüşleri marka ve tüketiciler arasındaki dinamik ilişkiyi gösteriyor.

Tüketiciler duygularını ifade etme konusunda Ülker’den destek alıyor. Örneğin kendisi İstanbul’da karısı Yasemin Elmas ve çocuğu ile yaşayan Yasin Elmas’ın hikâyesinde Ülker Çikolata mesafeleri kapatan ve mutluluk yaratan bir rol oynamış. Elmas işten evine mutlaka 2 tane Ülker çikolatalı gofret götürürmüş. Bir zamanlar nişanlı iken Yasemin Hanım´ın Ordu´da yaşaması sebebiyle bir süre ayrı kalıp kendisi gidemeyince, gofreti kargoyla göndermiş. Nişanlısı armağanını alınca sevinçten ağlamış.

Müşterilerin hayatındaki rolü öylesine özel ki; müşteriler zaman zaman markayı koruma ve kollama misyonunu üstleniyor. Örneğin Handan Hanım, benzin aldığı istasyonun marketinde satılan Ülker çikolatalarının üzerindeki Ülker logosunun kaydığını görünce, yanlış ambalajlı 5 ürünü satın alıp MİM’e gönderme nezaketini gösterdi. “Ülker ürünlerinin rafta o şekilde görünmesine gönlüm razı olmadı” notunu da eklemeyi unutmadı. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder